Düşünce Özgürlüğü ile İlgili Kompozisyon

                                                             Düşünce Özgürlüğü

   İnsanların, duygu ve düşüncelerini hiçbir baskı altında kalmadan ve kimseye zarar vermeden açıklaması, düşünce özgürlüğü olarak tanımlanabilir. Demokratik ve çağdaş bir ülkede olması gereken temel hak ve özgürlüklerden birisi de düşünce özgürlüğüdür. Düşünce özgürlüğünün kısıtlandığı, düşüncelerini ifade eden insanların yargılandığı veya cezalandırıldığı toplumlarda gerçek bir kalkınma veya gelişmişlikten söz etmek mümkün değil.   Demokrasi, eşitlik, şeffaflık ilkelerini benimsemiş bir toplumda düşüncelerin açıkça ifade edilebilmesi şarttır. Başka insanlara zarar vermediği müddetçe, hiç kimse, düşünceleri, inançları veya duyguları yüzünden kınanamaz ve cezalandırılamaz. Elbette ki düşünce özgürlüğü, bir kişi veya zümreye karşı hakaret etme, küçük düşürme hakkı vermez. Ancak genel ahlak kurallarını çiğnememek kaydıyla, herkes toplumun veya sistemin gidişatı üzerine fikirlerini açıklayabilir, paylaşabilir. Bu özgürlüğün kullanılmadığı toplumlarda insanlar sindirilmiş, korkutulmuş demektir. Bu da ters giden gidişata razı olmak, daha doğrusu boyun eğmek demektir. Bir kere böyle bir durum yaşandı mı o toplumun bir daha ayağa kalkması çok güç olur. Cumhuriyetçi, demokrasi ülkelerinde devlet yönetiminde birden fazla partinin bulunması düşünce özgürlüğünün sonucudur. Özellikle ülkeyi yöneten insanların olumsuz taraflarının eleştirilmesi, onların sahip olduğu görüş ve inançların tersinin ifade edilmesi gayet tabii karşılanmalıdır. Daha iyiyi, daha faydalıyı bulmak için bu şarttır.

Dünyadaki genel yasalara göre de düşünce özgürlüğü herkesin hakkıdır. Ancak sindirilmiş ve ezilmiş toplumlarda bu hakkın kullanıldığını söylemek pek de mümkün değildir. Bu hakkın kullanılmadığı toplumlar, ölüme, parçalanmaya terk edilmiş gibidir.

Yorum yapın